Ben şu kısacık ömrümde bir seni, bir de aşkı
anlayamadım,
Olmayınca olmuyor demedim, hep seni kazanmak için
peşinden koştum,
Aşkın tarifi yazmıyor ki kitaplar da, ne demekmiş bir
öğrenebilseydim,
Dedim ya işte şu kısacık ömrümde bir seni, bir de aşkı
anlayamadım,
Kapı kapı gezdim gözlerini görmek, elini tutmak,
sesini duymak için,
Yılları, ayları ve günleri hiç hissetmedim, benden
habersiz geçip gitmişler,
Sormadılar halimi, onlarda senin gibi beni yalnız
bıraktılar,
Karanlıklardan korkar oldum, ışığımı aldın, umudumu
aldın,
Ne kadar yalvarsam da beni bırakma diye, duymazlıktan
geldin,
Ben şu kısacık ömrümde bir seni, bir de aşkı
tanıyamadım,
Her şeyim sen oldun, ben de mecnunu doğurdun, ferhatı
uyandırdın,
Yağmur oldun, ıslattın beni razıyım buna, ama
kollarına hiç almadın,
Sıcaklığından mahrum ettin, o pamuk gibi ellerini arar
oldum,
Ne kadar vazgeçmek istedimse de senden, her defasında
gönlüm caydırdı,
Şiirlerim artık sıkılmaya başladı senden umut
görmeyince,
İnan ki bırakacaktım artık yazmayı, her defasından
kalemim caydırdı,
Ben şu kısacık ömrümde bir seni, bir de aşkı
tanıyamadım,
Ne kadar çabaladımsa da seni
bulamadım