IV. Mehmet (Avcı Mehmet adıyla da bilinir), (d. 2 Ocak 1642 – ö. 6 Ocak 1693) 19. Osmanlı sultanıdır. Padişah İbrahim'in Turhan Sultan'dan olan oğludur. Babasının tahttan indirilmesinin ardından 1648'de altı yaşında padişah oldu. Ava düşkünlüğünden dolayı 'avcı' lakabıyla anılmıştır. 39 yıllık saltanatıyla Kanuni Sultan Süleyman'dan sonra en uzun süre hükümdarlık yapan Osmanlı padişahıdır.
Döneminde mimari alanda birçok faaliyet gerçekleştirildi. 60 yıl öncesinden yarım bırakılmış olan Yeni Camii ve Külliyesi tamamlandı. 1658-1680 yılları arasında Rumeli ve Anadolu hisarları tamir edildi. Mısır Çarşısı, Hünkar Kasrı, Köprülü Külliyesi, Safranbolu Köprülü Mehmed Paşa Camii, Vezirköprü Fazıl Ahmed Paşa Külliyesi, İncesu Merzifonlu Kara Mustafa Paşa Camii ve Kervansarayı inşa edildi.
İlk yılları
Saltanatının ilk yılları karışıklık içinde geçti. Bu dönemde devlet yönetimine babaannesi Kösem Sultan kadar anesi Turhan Sultan da karıştı. Zamanla iki kadın arasındaki rekabet giderek arttı. Kösem Sultan IV. Mehmet'i tahttan indirerek Turhan Sultan'dan kurtulmak istiyordu ancak bu planı öğrenildi. Kösem Sultan 1651 yılında Turhan Sultan'ın adamları tarafından öldürüldü.
Yönetimi
1652 yılında malî durumu düzeltmesi için Tarhuncu Ahmet Paşa'yı sadrazam yaptı. Gereksiz giderleri azaltan ve tüm görevlilere vergi koyan sadrazam devletin gelirini artırdı. Ancak rakipleri tarafından padişahın gözünden düşürüldü ve öldürtüldü. Ardından gelen sadrazamlar devlet işerinin daha da bozulmasına neden oldular. Askerin bir bölümüne ayarı bozuk para, bir bölümüne ise hiç aylık verilmemesinden ötürü İstanbul'da ayaklanma çıktı. Ayaklananların padişaha verdikleri bir listedeki 30 devlet adamı ve saray ağası öldürtüldü ve cesetleri Sultanahmet Meydanı'nda bir çınar ağacına asıldı. Bu olaya vaka-i vakvakiye (çınar olayı) denir.
1656 yılında Çanakkale boğazı önlerinde Venedik donanmasıyla yapılan savaşta Osmanlı donanması ağır yenilgiye uğradı ve Bozcaada ile Limni Venediklilerin eline geçti. Bu durum İstanbul'da büyük paniğe yolaçtı. Aynı yıl iç ve dış sorunlara çözüm bulmak üzere Turhana Sultan tarafından sadrazamlığa Köprülü Mehmet Paşa getirildi.
Köprülüler dönemi
IV. Mehmet ve Turhana Sultan'dan tam yetki alan Köprülü İstanbul ve Anadolu'da güvenliği sağladı. Venediklileri yenilgiye uğratarak Bozcaada ve Limni'yi geri aldı. Ölümünden sonra yerine Fazıl Ahmet Paşa geldi. Fazıl Ahmet Paşa Avusturya'dan Uyvar kalesini, Venediklilerden de Girit'teki Kandiye kalesini aldı ve yirmi dört yıl süren Girit savaşına son verdi. IV. Mehmet sadarazam ile birlikte Lehistan seferine çıktı ve 1672 yılında Bucaş Antlaşması'nı imzaladıktan sonra Edirne'ye döndü. Lehistan'ın antlaşma şartlarına uymaması yüzünde ertesi yıl yeniden sefere çıkıldı ve savaş 1676 yılında son buldu. Aynı yıl Fazıl Ahmet Paşa ölünce IV. Mehmet sadrazamlığa Köprülü ailesinin yetiştirdiği Merzifonlu Kara Mustafa Paşa'yı getirdi. IV. Mehmet sadrazam ile birlikte Rusya'nın ele geçirdiği Çehrin kalesini geri almak için sefere çıktı. Kalenin alınmasının ardından 1678'de Edirne'ye döndü. 1681 yılında Ruslarla yirmi yıl süreli bir saldırmazlık antlaşması yapıldı.
İkinci Viyana kuşatması
IV. Mehmet döneminin en önemli olayıdır. IV. Mehmet ordu ile birlikte Belgrad'a kadar gitmiş, kuşatmanın başarısızlıkla sonuçlanmasından sonra İstanbul'a dönmüştür. 1683 yılında gerçekleşen kuşatma iki ay sürmüştür. Tuna nehrinin kuzeyinden gelen düşman kuvvetleri yüzünden Osmanlı Ordusu iki ateş arasında kalmış ve ağır kayıplar vererek Belgrad'a çekilmek zorunda kalmıştır. Yenilginin sorumlusu olarak görülen Merzifonlu Kara Mustafa Paşa Belgrad'da idam edilmiştir. Sadrazamlığa Kara İbrahim Paşa getirilmiştir.
Kuşatma sonrası
Kuşatmanın ardından Avusturya, Lehistan ve Venedikliler birleşerek karşı saldırıya geçtiler. Bu dönemde Estergon, Peşte ve Budin kaybedildi. Venedikliler Ayamavra, Preveze, Mora ve Atina'yı ele geçirdiler. Ordu Mohaç Savaşı'nda ağır bir yenilgiye uğradı. Tüm bu gelişmeler IV. Mehmet'e karşı bir güvensizlik yarattı. Ordu ayaklananarak padişahın tahttan indirilmesini ve yerine kardeşi Süleyman'ın geçmesini talep etti. Bu talep kabul gördü ve IV. Mehmet 1687'de tahttan inmek zorunda kaldı.
IV. Mehmet tahttan indirildikten sonra iki oğluyla birlikte Edirne Sarayı'na kapatıldı ve hayatının sonuna kadar burada kaldı. Cenazesi İstanbul'a getirilerek Eminönü'nde Yeni Cami Turhan Valide Türbesi'nde annesi Turhan Validenin yanına defnedildi.